Kadın

"Narin Güran Nerede" diyen Kadınlar Birlikte Güçlü, Eminönü İskelesinde dün bir basın açıklaması düzenledi ve Karaköy İskelesine yürüdü.

“Narin Güran Nerede”, “Narin’e Ne Oldu” pankartları açan kadınlar, sık sık “Aileyi Değil Çocukları Koru”, “Aileyi Değil Kadınları Koru”, Narin’e Ne Oldu”, “Kadınlar Birlikte, Birlikte Güçlü”, “Susmuyoruz, Korkmuyoruz, İtaat Etmiyoruz” sloganları attılar.

"Bir çocuk günlerdir kayıp ve biz kayıp olmanın ne anlama geldiğini, nasıl iktidar ilişkileri sebebiyle dosyalara gizlilik verildiğini bu topraklarda iyi biliyoruz. Narin 8 yaşında bir çocuk. 21 Ağustos günü Diyarbakır’ın Bağlar ilçesine bağlı Tavşantepe Mahallesindeki evinden kuran kursuna gitmek üzere çıktı ve bir daha eve dönmedi” diyerek yapılan konuşmaların ardından kadınlar, Galata Köprüsü üzerinden bir yürüyüşle Karaköy İskelesi’ne geldi.

Gerek yürüyüş öncesi, gerek yürüyüş sırasında sık sık polisle tartışmalar yaşandı. Polisin “sessizce yürünmesi” dayatmasına karşı kadınlar polisle sık sık tartıştı ve kayıp bir çocuk sözkonusu iken nasıl sessiz durabileceklerini sordu.

Karaköy İskelesi önüne sloganlarla ulaşan kadınlar, basın açıklamasını burada okudu. “Asla susmayacağız, asla üstününün kapatılmasına izin vermeyeceğiz. Bir çocuk günlerdir kayıp ve biz kayıp olmanın ne anlama geldiğini, nasıl iktidar ilişkileri sebebiyle dosyalara gizlilik verildiğini bu topraklarda iyi biliyoruz” diyen kadınlar, Narin’in kaybolması ile ilgili yayın yasağı gelirken, hem sosyal medya hem de iktidara yakın basın organlarında bir çocuğun kaybedilmesinin, insanları gerçeklikten koparıp dizi izletirmişçesine sansasyonel başlıklar ve anlamsız detaylarla servis edilmesi erkek şiddetini adeta görünmez kıldığına değinirken, tüm bu gizlilik altında köydeki cemaat ilişkileri, ailenin ve köyün içindeki suç ortakları ve bu su ortaklarının iktidarla ilişkisi asla konuşulmayan bir detay olarak kaldığını dile getirdi.

Narin’in amcası ve aynı zamanda Tavşantepe Mahallesi’nin muhtarı olan Salim Güran’ın geçtiğimiz hafta “kasten öldürme” ve “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” şüpheleri ile tutuklandığı, bu esnada soruşturma için gizlilik kararı alındığı ancak konuya ilişkin detaylı bir bilgilendirme yapmadığı hatırlatılarak, Narin’e ne olduğu sorusu hala ortada ve bulunamaması durumunda tutuklanan amcanın da serbest bırakılacağı söylendi.

“Dört bir yanı mobese kameraları ile izlenen, araç giriş çıkışlarının jandarma tarafından denetlendiği Kürt illerinden birinde, herkesin birbirini tanıdığı bir köyde kaybolan bir çocuk nasıl oluyor da bulunamıyor? Tüm köy neden sessiz? Bu suçun ortakları kim? Köydeki erkek ittifakının arkasında hangi iktidar, cemaat ilişkileri var araştırılıyor mu? Maalesef Narin ilk değil, Türkiye kayıp çocuk vakalarında dünyada ilk sıralarda. Devlet kurumları 2016 yılından beri verileri açıklamıyor.

İktidar aileyi güçlendirme politikaları izlerken çocuğun üstün yararını gözetmiyor, hane içindeki kadınların çocukların canı pahasına koruyor aileyi. Oysa biz, kadın ve çocuklara yönelik şiddetin en fazla yaşandığı yerin allanıp pullanan, yaşamak için tek seçeneğimizmiş gibi sunulan kutsal aile olduğunu çok iyi biliyoruz. Aile içinde şüpheli kadın ölümleri, çocuk istismarı, erkek şiddeti, kadın emeği sömürüsü var.” denilen açıklamada İstanbul Sözleşmesi ile birlikte imzalanan, Çocukların Cinsel Suistimal ve Cinsel İstismara Karşı Korunmasına İlişkin Lanzarote Sözleşmesinin de etkin uygulanmadığı hatırlatıldı.

“Erkek şiddetine, çocuk istismarına dönük cezasızlık politikası sürdüğü sürece, kadın ve çocuklar için önleyici-koruyucu tedbirler alınmadığı sürece hiçbirimiz güvende değiliz. Şiddet ve istismar dolu ailelere sıkışmayı değil, eşit-özgür yaşamlarımızı kurabilmeyi; çocukların kaybolmadığı-kaybedilmediği, kadınların öldürülmediği-şiddet görmediği bir toplumda yaşamayı istiyoruz. Mücadelemiz bunun içindir.” denilen açıklama, Narin Güran’ın kayıp olmasının Gülistan Doku’nun yıllardır bulunamaması ile benzer olduğu söylenerek “Bugün ve her gün sormaya devam edeceğiz: Narin Güran’a ne oldu? Suç ortakları kim? Her daim istihbaratı ile övünen, teknolojik gelişmeleri vatandaşını sürekli gözetlemek için kullanan devlet küçücük bir köyde kaybedildiği söylenen bir çocuğu bulamıyor mu bulmak istemiyor mu? 8 yaşındaki Narin Güran’ın bulunması, suçun ve suçluların tespit edilip cezalandırılması için etkin bir soruşturma yürütülmesi, kamuoyunun konu hakkında bilgilendirilmesi elzemdir” denilerek Kadınlar Birlikte Güçlü olarak sürecin takipçisi olacakları söylenerek erkek şiddetine, çocuk istismarına dönük mücadeleyi sürdürecekleri haykırıldı. Açıklama “Bir kişi daha eksilmeye tahammülümüz yok.” denilerek sloganlarla sonlandı

Narin Güran'ın cenazesinin bugün dereyatağında bulunduğu açıklandı.