.
Ankara'da"İnsanca Yaşam Güvenceli Çalışma Hakkımı Ver" diyen ve TBMM önüne yü çok sayıda kişinin gözaltına alınmasını protesto etmek ve gözaltıns alınanların serbest bırakılması için saat 16.00'da Madencd Anıtı önünde basın açıklamasında buluşma çağrısı yaptı.
"Hakkımı Ver" diyen emekçiler Madenci Anıtı'na doğru "İnsanca Yaşam Hakkımı Ver" pankartı açarak "İnsanca Yaşam Hakkımı Ver", "Asgari Ücretle Sen Yaşa Mehmet Şimşek", "Baskılar Bizi Yıldıramaz" sloganlarıyla yürüyüşe geçti. Polis yine emekçilerin yürüyüşünü engellemek istediyse de başarılı olamadı. Ankara'dan desteğe gelen emekçilerin de destek veren sloganları eşitliğinde Madenci Anıtı'nda toplanıldı.
Basın açıklamasına Ankara Emek Ve Demokrasi Platformu ve çok sayıda emekçi ve milletvekilleri katılarak destek verdi.
Basın açıklamasında konuşan DGS-SEN Genel Başkanı Neslihan Acar, işçileri temsil etmeyen sahte komisyonlarla asgari ücretin belirlenmesine karşı, depolarda, limanlarda, inşaatlada, otobüslerde, enerji sektöründe, özel okullarda ağır iş, yüküne ve hak gasplarına karşı, taşeron çalışmaya karşı işçilerin insanca yaşam güvenceli çalışma talpelrini dile getirmek istediklerini seslerini TBMM'ye duyurmak istediklerini fakat KATAŞ-SEN Genel Başkanı Şahin Başaraner, ENERJİ-SEN Genel Başkanı Süleyman Keskin, Yapı Yol-İş Sendikası MYK üyesi Barış Kaya, Öğretmen Sendikası yöneticisi Damla Topuz gibi sendika yöneticilerinin ve pek çok arkadaşlarının polisin düşmanca ve şiddetl saldırısıyla karşılaştığını ve gözaltına alındıklarını belirtti.
Diğer yandan çiftçilerin ürün üretemez hale getirilmelerine, köylülerin ormanların, derelerin yok edilmesine karşı, hayvsn hakları savunucularının katliam yasasına karşı talpelerini dile getirmek için geldiklerini fakat karşılarında devlet şiddetini bulduklarını ifade eden Acar, "Baskıyla, gözaltına alarak bu talepleri haykırmamızı engelleyemezsiniz" dedi.
Bir avuç sermaye sahibinin karlarına kar katarken giderek yoksullaşan halkın ayağa kalkmaktan birlikte mücadele etmekten başka çaresi kalmadığını, çünkü artık yaşayamaz duruma geldiklerini vurgulayan Acar, gözaltına alınanların serbest bırakılmasını istedi.
Acar, işçi ve emekçilerin insanca yaşam için, doğa ve hayvan katliamlarına karşı "Hakkımı Ver!" demeye devam edeceklerini ve işçilerin söz sahibi oldukları bir düzeni sağlayıncaya kadar devam edeceklerini vurguladı.
Farklı sektörlerden işçiler, doğa ve hayvan hakları savunucuları da söz alarak taleplerini Meclise ulaştırmak için geldiklerini fakat polis şiddetiyle karşılaştıklarını belirterek, taleplerini elde etmek için birlikte mücadele etmeye ve "Hakkımı Ver" demeye devam edeceklerini vurguladı.