Geçtiğimiz yıl 7 Ekim’de Filistin halkının ve örgütlerinin İsrail’e karşı Gazze’de başlattığı devrimci savaş yedinci ayına girmiş durumda. 7 Ekim’de başlayan ve aylardır dünyayı derinden sarsan bu savaş, başta emperyalist başkentler olmak üzere, dünya halklarını ve işçi sınıfını sermaye egemenliğine karşı harekete geçirmiş durumda.
Başlığımız bazı okurlarımıza yabancı gelebilir, bunun farkındayız. Pavel ismi birçoğumuza tanıdık gelmiyordur; ne de olsa Rusya veya Ukrayna coğrafyalarında daha yoğun kullanılan bir isim. Ama devrimci Rus yayınlarını okuyan, isimlerini duyan okurlarımıza bu isim hiç de yabancı gelmeyecektir. Çünkü bu isim ve simgelediği komünist gençlik karakteri Ekim Devrimi ve iç savaş sırasında bir dönemin Leninist gençliği ile özdeşleşen bir isim olarak tarihe geçmiştir. Devrimi örgütlemek, başarıya ulaştırmak ve sosyalist inşayı güçlendirebilmek için cüretli, özverili, inisiyatifli, disiplinli ve fedakarca savaşan bir gençliğin hikayesidir bu anlatılanlar.
“Varsın liberaller ve kafasızlaşmış entelektüeller, özgürlük uğruna ilk gerçekten kitlesel meydan savaşından sonra cesaretlerini yitirip, korkakça şöyle desinler:
Başlığımızdan da anlaşılacağı gibi bu yazımızda bu topraklarda yaşayan ulusların ezilmişliğine karşı ulusal özgürlük mücadelesi ile öne çıkan Kürt halkının özgürlüğünün, gerçekten nasıl elde edebileceğine dair bir tartışma yürüteceğiz.
Yoldaşlarımız Sinan Cemgil, Kadir Manga ve Alparslan Özdoğan'ın Nurhaklar'da katledilmesinin üzerinden 51.yıl geçti.